• Dolar Alış 32.5820TL
  • Dolar Satış 32.4519TL
  • Euro Alış 34.9382TL
  • Euro Satış 34.7988TL

Silikon Vadisi’nde Nasıl Kariyer Yapılır?

SİLİKON VADİSİ’NDE NASIL KARİYER YAPILIR?

ABD’de Kariyer Yapmak için İzlenmesi Gereken Yollar

Silikon Vadisi çoğu gencin hayallerini süsleyen, gelişmenin ve teknolojinin anavatanı haline gelmiş; dünyanın en saygın iş merkezlerinden bir tanesi. Haliyle küresel çapta, özellikle iyi eğitim almış, dil becerileri kuvvetli gençler, kariyer planlamalarını yapma noktasına geldiklerinde Silikon Vadisi bir çoklarının hayallerini süslüyor.

Aslında gençler burada çalışmayı bir hayalden öte bir plan olarak düşünmekte haksız da sayılmazlar. Zira teknolojik gelişmenin ve üretkenliğin merkezi olan Vadi’de dünyanın neresinde olursa olsun yenilikçi fikirlere sahip, çalışkan ve alanında donanımlı kişilere her zaman kapı açık. Yani dünyanın bir çok yerinde büyük önem taşıyan vatandaşlık konusu, söz konusu Silikon Vadisi olduğunda belki de en az önemi taşıyor. Buradan anlaşılması gereken ne yazık ki hak eden herkese koşulsuz iş verildiği değil; çok önemli bir kriteri sağlamak gerekiyor: Çalışma izni.

Peki, yasal bir göçmen olup, çalışma izni alıp ABD’de çalışmak aslında oldukça zorlu bir süreçken, Silikon Vadisi’nde çalışıyor olan yüzlerce; hatta binlerce Türk uyruklu kişi bunu nasıl başardı?

Her şeyden önce şunu belirtmek gerek: Silikon Vadisi’nin kapısı vatandaşlık fark etmeksizin herkese ne kadar açıksa, ABD’nin kapıları da çalışma izni olmayan kişilere kurumsal şirketlerde iş bulma konusunda o kadar kapalı. Yani Silikon Vadisi’nde bir işe başvururken vatandaşlığınızın bir etki yaratmaması için öncelikle takip etmeniz gereken bir yol var. Bu da en başta ABD’de çalışma izni sahibi olmaktan geçiyor. Ancak bu aşama kendisini iyi yetiştirmiş, eğitim hayatında başarılı sayılabilecek ve en önemlisi İngilizce’yi iyi bilen hiç kimseyi korkutmamalı.

 

Bu yazının amacı yukarıda sayılan özelliklere sahip, Türkiye’de mezun olduktan sonra nasıl bir yol izleyeceğini bilmediği için belki hayallerini küçülten, bir şekilde eldeki iş pazarına razı olan binlerce gence Silikon Vadisi; ve ya genel anlamda ABD’de nasıl iyi bir kariyer sahibi olabilecekleri konusunda yol göstermek. 

 

Her yıl binlerce kişi üniversitelerden mezun oluyor ve iş pazarında kendilerine verilebilecek en iyi işi kapmaya çalışıyor. Ülkemizde tam bir ‘kurtlar sofrası’ şeklinde geçen bu mücadeleli dönemin sonunda çoğu kişi ortalama bir iş sahibi olarak hayatına devam ediyor. Elbette herkes Silikon Vadisi’nde çalışabilir diye bir durum yok; ancak yeterince araştıran, şansını deneyen ve kararlı olan kişiler için iyi bir şans var denebilir.

 

En garanti çözüm ABD’ye eğitim için gelmek.

Genel anlamda ABD’de, özelde ise Silikon Vadisi gibi önemli merkezlerde bir kariyere sahip olabilmek için atılabilecek en önemli ve bir anlamda garanti adım Amerika’ya yüksek öğretim aşamalarından herhangi birinde eğitim için gelebilmek.

Mezuniyetin ardından yalnızca eldeki diplomayla ABD’ye gelerek bir iş bulmayı denemek, eğitim geçmişi her ne olursa olsun hayli zor bir hedefi kovalamak olur; zira şirketler henüz tecrübesi dahi olmayan kişilere çalışma vizesi için sponsor olmayı göze almayacaklardır.

Ancak eğitim amacıyla (gerek lisansta, gerekse yüksek lisans ve ya doktorada) ABD’ye gelmiş olan kişilere, ABD Hükümeti vatandaşlığı fark etmeksizin mezuniyet sonrası 2 yıllık çalışma izni süresini tanıdığı için firmalar da herhangi bir ekstra külfete girmeden çalışan kabul edebilmektedirler.

ABD Hükümeti’nin tanıdığı bu hakka OPT; yani Optional Practical Training adı veriliyor. Buradan şu çıkarılabilir; Amerika Birleşik Devletleri, kendi ülkesine eğitim amacıyla gelmiş kişileri dilerlerse işin pratikteki uygulamasını da öğrenebilmesi ve eğitim sürecini tam anlamıyla bitirebilmesi için bir fırsat tanıyor. Bunun da her şeyden önce eğitim politikasıyla bir ilgisi olsa gerek.

 

Peki, devletin tanıdığı 2 yıllık süre bittikten sonra ne oluyor?

Bu sürecin sonucunda ABD’de çalışmaya başlamış olan kişilerin önünde 3 seçenek var:

1) Tası tarağı toplayıp memlekete dönmek.

2) OPT kapsamında 1 yıllık uzatma talep etmek -ki bu yalnızca bir defaya mahsus yapılabilir.

3) O zamana kadar çalışılıyor olan şirketten H1B; yani çalışma iznini kapsayan oturum vizesi için sponsor olmasını talep etmek.

İlk iki seçeneğin üzerinde pek durmaya gerek yok. Burada önemli olan, ABD’de bir kariyer isteyen üretken beyaz yakaların bu amaçlarını gerçekleştirmelerini sağlayacak olan 3. seçenek.

ABD’ye eğitim için gelmiş olan kişiler, eğer bunu ABD’de bir iş bulabilme umuduyla da yapıyorlarsa bu süreç içerisinde devamlı iş arıyor olmalı. Henüz eğitimlerini tamamlamamışken stajyer olarak çalışmaya başlayabilecek bu kişiler, OPT kapsamında ülkede bulunuyorlarken de şirketleriyle aralarını sıkı tutarak ve elde tutmaya değer olduklarını bir şekilde ispat ederek, şirketlerinin kendileri için sponsor olmalarını sağlayabilirler.

Bu anlatılan her ne kadar kulağa ‘romantik’ bir hedef gibi geliyor olsa da, şu an Silikon Vadisi’nde Intel, Microsoft, Google, Apple ve Facebook gibi şirketlerde çalışan ve sayıları binleri bulan Türkler düşünüldüğünde aslında hiç de yabana atılacak bir yöntem değil.

 

H1B vizesi için mümkünse her yıl başvurulmalı.

Tüm bu bahsedilen yöntemde başarı oranını artırma noktasında dikkat edilmesi gereken bir diğer husus şu: H1B vizesine başvuru sayısı devamlı artmakta ve haliyle ABD Hükümeti bu vizelerin verilmesi konusunda artık daha dikkatli davranıyor. Hatta bu konuda belirli olmamakla birlikte bir kota uygulandığı da biliniyor. Bu sebeple kuraya kalmamak, ya da tek seferde kurşun sıkmamak için ABD’de bulunulan süre boyunca bir an önce bir şirkette çalışmaya başlayıp mümkünse her sene H1B vizesi için başvuru yapmak çok önemli. Bu şekilde birinci yılda sıra gelmezse ikinci yıl mutlaka vize başarıyla alınacaktır.

 

Bir sonraki adım Yeşil Kart.

H1B vizesi ABD’de daimi oturumu garanti etmez. Bu vizeler bir şirket tarafından “ben bu kişinin ABD’de bulunma sebebiyim ve kendisine garantör oluyorum” demesi sonucu verilir; dolayısıyla iş güvenliği tehlikeye girdiğinde vize de tehlikeye girer. Elbette bu noktaya kadar gelen kişiler başka bir iş bulup yeniden sponsorluk alabilirler; ancak ipi daha sağlam bir kazığa bağlamak için H1B vizesi alındıktan sonra Yeşil Kart almak için de girişimlerde bulunulmalıdır.

Bu konunun detaylarına bu yazıda girmenin pek anlamı yok; çünkü zaten konuyla ilgilenenler için Silikon Vadisi’nde nasıl iş sahibi olunacağına dair ana yöntemi belirttik. Ancak Yeşil Kart konusunda daha fazla bilgi için buraya göz atabilirsiniz. Yeşil Kart sahibi olduktan sonra nasıl vatandaşlık sahibi olunacağına dair bilgi sahibi olmak içinse buraya ve buraya.

 

“Her şey iyi güzel de, oraya eğitim için nasıl geleceğiz?” dediğinizi biliyoruz. Şimdi gelelim konunun bu en can alıcı kısmına:

Türkiye’de bir üniversitenin özellikle mühendislik ve bilgisayar gibi teknoloji ile bağıntılı bölümlerinden birisinde mezun olmuş ve İngilizce’yi belirli bir standardın üzerinde öğrenmiş kişilerin hepsi için yukarıda yöntemini gösterdiğimiz kariyer planına sahip olmak aslında oldukça yapılabilir bir iş. Yalnızca bir kaç yıllık sıkı çalışmaya sabretmek gerekiyor.

Çok normal, herkesin ABD’de yüksek lisans ya da doktora yapmaya; ya da lisans eğitimi almaya maddi gücü yetmeyebilir. Hatta çok küçük bir azınlık dışında kimse buna maddi olarak cesaret edemiyordur. Peki hiç okurken çalışmayı düşündünüz mü?

Bu sizde, “Hadi canım, söyleyeceğiniz öneri de bu muydu yani?” gibi bir intiba bırakabilir; ama önce bir dinleyin.

Diğer çoğu ülkenin aksine, ABD’de eğitim sistemi okurken çalışmak isteyen kişilerin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde düzenlenmiştir. Bu kapsamda özellikle yurt dışından gelen öğrenciler için başta üniversiteler olmak üzere genel anlamda ülkedeki düzenlemeler kolaylıklar sağlamaktadır. Herhangi bir burs bulamamış olsanız dahi, ABD’de bir okuldan eğitiminize devam için kabul aldığınız takdirde, okulun uluslararası öğrenci ofisiyle yapacağınız görüşmeler neticesinde en azından eğitim masraflarını karşılayacak kadar para kazanmanızı sağlayacak bir işi direk okuduğunuz yerde bulmanız çok olası. ABD’deki eğitim kurumlarının büyük kısmı, kendi okul masraflarını ödemek isteyen öğrencilere saygı duyar ve bunun için imkanlar yaratmaya çalışır. Bu kapsamda çoğu okulun “çalışarak oku” benzeri sistemleri vardır. Örneğin bir öğrenciye okul yemekhanesi ve ya kütüphanesi gibi bir yerde part-time iş verilerek eğitim masrafları kısılabilir.

Aynı şekilde okul içerisinde bir iş bulunamasa da, okul çevresinde yer alan işletmelerde part-time ve ya full-time çok sayıda iş bulunarak eğitim masrafları ciddi anlamda kısılabilir; zira Amerika buna çok müsait bir ülkedir.

Maddi konuların üstesinden gelebilmek için değerlendirebileceğiniz ikinci bir seçenekse burs aramak. Çoğu öğrenci burs konusunda yalnızca belli başlı ve ünlü kurumların burslarına başvururlar; ancak özellikle ABD’de yer alan çok sayıda Türk-Amerikan topluluğu da ABD’de eğitim alan Türk öğrencilere maddi destek sunmaktadırlar.

Bir diğer seçenek ise Türkiye’de de düşük faiz oranlarıyla sunulan eğitim kredilerinden faydalanıp, bir yandan da ABD’deki eğitim boyunca çok kapsamlı olmasa da hemen herkesin bulabileceği burslar, part-time işlerle eğitim masraflarını kısıp; daha sonra muhtemelen Silikon Vadisi gibi yerlerde 3 ayda kazanabileceğiniz parayla bu borçları ödemek ve iyi bir kariyere devam etmek.

ABD’de eğitim konusunda şu yazılarımızdan faydalanabilirsiniz:

 

Amerika’da üniversiteye başvurma rehberi
Amerika’da üniversiteye girmek: Sistem nasıl işliyor?

Sonuç olarak,

Silikon Vadisi’nde çalışmak aslında hayal değil ve imrenerek bakılan çoğu Türk’ün oralarda bir işlerinin olması da aslında ulaşılmaz değil. Yalnızca bir kaç yıl sürecek ciddi bir çaba ve kararlılık gerektiriyor.

Bu ve buna benzer tüm konularda sorularınızı Facebook’taki sayfamıza yöneltebilirsiniz. Ayrıca ABD’de eğitim, iş, staj gibi fırsatlar için de sitemizi takip edebilirsiniz.

 

Bu yazı amerikadabugun.com ekibi tarafından hazırlanmıştır. Direk alıntılarda kaynak belirtmeniz gerekir.

NOT: Bu yazıda yer alan içerik yalnızca bilgilendirme amaçlıdır ve herhangi bir yasal tavsiye niteliği taşımaz.

SOSYAL MEDYADA TAKİP EDİN