Bin yıldan fazladır Anadolu’daydılar. Özel ve ayırt edici yaşam biçimleri, inanç sistemleri, adet ve geleneklerine dayalı özgün manevi evrenleri içerisinde yarattıkları değerler ve düşünceler ile tasavvufun temelinde yer aldılar. Hak yoluna bağlı, sevgi, barış ve kardeşlik duygusuyla dolu engin gönülleri ile dört bir yanına dağıldıkları bereketli Anadolu toprağının müzik kültürünü çağlar boyu yeniden inşa edip geliştirerek münhasır bir kültür hazinesi yarattılar.
Derviş Abdallar soyundan, ömrü gariplik ile bülbüllük arasında geçmiş, son nefesinde; “sazımın emaneti” diyerek yarattığı gönül mirasını teslim eden, ustalar ustası Muharrem Ertaş’ın benzersiz ozan oğludur Neşet Ertaş. Tıpkı babası gibi bir garip bülbül misali sürdüğü ömrü boyunca elinde sazı, dilinde sözü, yüreğinde aşkın közüyle, korun içine çekilen ateş misali, emeğini ozan bilgeliğinin ardına gizleyerek hep hayatı havalandırdı, yaşadığını söyledi – söylediğini yaşadı. Engin gönlü, yalınkat yüreğinden taşan hüzünlü ve yanık ifadesi ile havalandırdığı türküleri, Anadolu tarihi kadar derin, Anadolu toprağı kadar bereketli, Anadolu kültürü kadar zengin, Anadolu insanı kadar içten, sade ve cömert.
Kendisini Kerem’lerden, Mecnun’lardan, Karacaoğlan’lardan, Kamber’lerden, Pir Sultan’lardan süregelen bir aşk kanalının getirisi olarak tanımlayan Neşet Ertaş’ı yetiştiren, tüm canları Hak bilen, sanatı ibadet gören ve kutsal saydıkları sanatları yoluyla insan hizmetine aşk-ı saadetle koşan Orta Anadolu Abdallarıdır.Neşet Ertaş, her bir bireyin yaşamının doğumdan ölüme kadar seslerle örülü olduğu böylesi büyük bir sanat topluluğunun piridir.
O, Anadolu toprağının vicdanı, yüz akıdır. Varılacak menzili insan olarak gördüğü nice zorluklarla dolu çileli ömrünü kat ederken, arif kişiliği, sanatsal dehası ve yarattığı emsalsiz gönül mirası ile insanlığa hizmet yolunda ışık olmuş, yaşadığı çağa damgasını vurmuştur.
Bir Anadan Dünyaya Gelen Yolcu
Görünce Dünyaya Gönül Verdin Mi
Kimi Böyü Kim Böcek Kimi Gül
Marak Edip Heç Birini Sordun Mu
Bunlar Neden Nedenini Sordun Mu
İnsan Ölür Ama Uruhu Ölmez
Bunca Mahlukat Var Heç Biri Gülmez
Cehennem Azabı Zordur Çekilmez
Azap Çeken Hayvanları Gördün Mü
Azap Çeken Hayvanları Gördün Mü
İnsandan Doğanlar İnsan Olurlar
Hayvandan Doğanlar Hayvan Olurlar
Hepiside Bu Dünyaya Gelirler
Ana Haktır Sen Bu Sırra Erdin Mi
Ana Haktır Sen Bu Sırra Erdin Mi
Vade Tekmil Olup Ömrün Dolmadan
Emanetçi Emaneti Almadan
Ömrüyün Bağının Gülü Solmadan
Varıp Bir Canana İkrar Verdin Mi
Varıp Bir Cananın Kulu Oldun Mu
Garip Bülbül Gibi Feryat Ederiz
Cehalet(Cahiller) Elinde Küs Mü Kederiz
Hep Yolcuyuz Böyle Geldik Böyle Gideriz
Dünya Senin Vatanın Mi Yurdun Mu
Dünya Senin Vatanın Mi Yurdun Mu
Yazarın izni olmadan kopyalanamaz, çoğaltılamaz ve kullanılamaz.